Türk Bağımsızlık Davasının Niteliği demeci
1- İzmir meselesinin barış yoluyla çözümü, 2- İzmir ve Trakya meselelerinin çözümü hakkında Türk görüşü, 3- Sevr Antlaşması’nın değişikliği hakkında Türk görüşü, 4- Yunanlılarla barış olursa, Türkiye’nin Yunanlılara karşı uygulayacağı politika, 5- Türk-Ermeni meselesinin çözümü hakkında Türkiye’nin durumu, 6- Ermeni katledildiği ile ilgili uydurma haberler, 7- Ermeniler tarafından yapılan kıyımlar, 8- Boğazlar ve İstanbul hakkında Türk görüşü, 9- Türklerin Amerika ve İngiltere hakkındaki görüşleri, 10- Gelecekte Türk politikası, 11-Avrupa ve Amerika kamuoyuna bildirilmesi istenilen görüşler.
United Telgraph muhabirine demeç. (Hâkimiyet-i Millîye)
Kral Konstantin ile yakında İzmir meselesi ve Doğu politikası hakkında görüşeceğimizden, Türk yurtseverliğinin reisi bulunan yüksek şahıslarının da görüşlerinin, medenî dünya kamuoyu tarafından öğrenilmesi için aşağıdaki soruların sorulmasına izin vermelerini rica ederiz.
S- Zat-ı devletleri, İzmir sorununun barış yoluyla çözümünde yeni Yunan hükûmetiyle doğrudan doğruya veyahut müttefiklerinin veya Amerika’nın aracılığıyla görüşmelere başlamayı ister misiniz?
C- İzmir her bakımdan Türk yurdudur. Anadolu’nun ayrılmaz parçasıdır. Yunanlılar İzmir’de, hiçbir tarihî ve ırkî hakka sahip değiller. Adalardan ticaret amacıyla gelmiş ve bu şehirde bile ekalliyet derecesini geçememiş olan Rumların varlığı öne sürülerek, İngiltere’nin emperyalist isteğini elde etmek amacıyla bin yıldan fazladır Türk yurdu olan bu verimli topraklarımız Yunan kuvvetleri tarafından haydutça istilâ edilmiştir. Mora, Teselya, Girit ve Makedonya’da yapmış oldukları gibi, burada da Türk halka çeşitli işkence ve katliamlar düzenleyip yok etme politikası uygulamışlardır. Uluslar arası incelenme komisyonunun raporu da bunu belgeler.
Milletimiz bu haydutları ergeç yurdumuzdan kovacaktır. Ancak kan dökme yanlısı olmayan milletimiz, hakları geri verildiğinde, yurdu derhal boşaltıldığı takdirde, barış görüşmelerine hazırdır. Bu görüşmelerin doğrudan Yunan Hükûmeti ile yapılmasını tercih ederiz. Amerika’nın hayırlı ve insanca aracılığını da memnuniyetle karşılarız.
S- İzmir gibi Trakya meselelerini nasıl ve ne şekilde çözümlemeye hazırsınız?
C- İzmir gibi Trakya da Türkiye’nin Türk çoğunluğunun oturduğu tarihî bir başkenttir. Millî anıtlar ve anılarını toplayan ayrılmaz temel parçalarındandır. Yurdumuzun bu iki kutsal parçasında söz konusu olan haksız işgal ve saldırının hemen kaldırılmasıdır. Rum ekalliyet hukukunun, Saint-Germain anlaşmasında azınlıklar için olan haklar ölçüsünde korunacağı tabiîdir. Ezici bir Türk çoğunluğunu barındıran Batı Trakya’ya gelince, buranın geleceğinin belirlenmesi için genel oylamaya başvurulmasını kabul ederiz.
S- Sevr Antlaşması’nın değiştirilmesi konusunda Türk millîyetçilerinin görüşleri nelerdir? Adı geçen antlaşmada ne gibi değişimlerin yapılmasını istiyorlar?
C- Siyasal bağımsızlık, adlî, ekonomik ve malî hayatımızı yok etmeye ve sonucunda yaşama hakkımızı ortadan kaldırmaya yönelmiş Sevr Antlaşması bizce yoktur. Bağımsızlığımızın ve egemenliğimizin gereklerini sağlayacak bir barış isteğimizdir.
S- Sizinle Yunanlılar arasında barışın oluşması mümkün olursa, Yunanistan’a karşı uygulayacağınız politika ne olacak?
C- Yunanlıların Türkiye ile ilgili yayılmacı isteklere son vermeleri şartıyla, tarafımızdan uygulanacak politikanın en gerçek dostluk temeline dayanacağına şüphe etmeyiniz.
S- Türk-Ermeni sorununun çözümü konusunda durumunuz nedir? Bu konuda Amerika’nın aracılığını kabul edecek misiniz?
C- Ermenilerle aramızda milletlerin geleceklerini kendilerinin belirlemesi ilkesine dayanan barış anlaşması imzalanmıştır ve aramızda dostluk ilişkileri mevcuttur.
S- Sonradan Türkler’in Ermeniler’i katlettikleri hakkında çıkan haberler doğru mudur?
C- Türkler tarafından Ermeniler’e karşı katliam yapıldığı söylentileri ve son haberler, birtakım yalan ve uydurmalardan ibarettir. Bunların kesinlikle doğru olmadığına güvenebilirsiniz. Bu gerçeğin belgelenmesi için tarafsız kurulların ülkemizde, özgürce incelemelerini yapmalarını seve seve kabul ederiz. Bu konuyla ilgili Ermenistan’daki Yakın Doğu Amerika yardım kurulları tarafından verilen en son raporların okunmasını öneriyoruz.
S- Sonradan Türklere Ermeniler tarafından soykırım uygulanmış mıdır?
C- Türk halkı ile ilgili Ermeniler tarafından düzenlenen işkence ve katliam ki Ermenistan üzerine ordularımız tarafından yapılan harekâtı zorunlu kılmıştır. Oldukça geniş ölçüde olmuştur. Bununla ilgili kesin belgelere sahibiz; bu belgelerin örneklerini size ayrıca verdireceğim.
S- İngiltere Karadeniz ve Akdeniz Boğazlarını bırakmak istemediği için İstanbul konusunun çözümü için ne gibi değişiklikleri kabul edeceksiniz?
C- İstanbul tamamiyle kayıtsız şartsız Türk hâkimiyeti altında olmak ve güvenliği korunmak kaydı ile; Karadeniz ve Çanakkale Boğazlarında, serbest ulaşım şartları belirlenebilir. Bu şartların belirlenmesi İngiliz hükûmetine değil, Karadeniz’e kıyısı olan devletlere aittir.
S- Türk milliyetçilerinin bir yandan Amerika diğer yandan İngiltere ile ilgili görüşleri nelerdir?
C- Türk halkı Amerika’yı iyilik düşünen, insanlığa hizmet eden, hürriyeti koruyan özellikleri ile tanır. Ülkemizin içinde yüklendiğimiz, çağdaş medeniyete hizmet eden çalışmada Amerika kaynağından çokca faydalanmayı dileriz. İngiltere’ye gelince; milletimiz bu ülkenin emperyalist isteklerinden ürkmektedir.
S- Gelecekte ne gibi bir politika izleyeceksiniz?
C- Ülkemiz haraptır. Milletimiz fakirdir. Eğitimimiz çağdışıdır. Ekonomimiz zayıftır. Ülkemizi yapılandırmak ve milletimizi aydınlatmak, ilerletmek tek kesin amacımızdır. Bunun üzerine barış ve refah içinde ciddî olarak çağdaşlaşmaya muhtacız. Bağımsızlık siyasetimiz bu ihtiyaçları gerçekleştirmeye yönelmiş olacaktır.
S- Siz, Avrupa ve Amerika kamuoyuna daha neler bildirilmesini istersiniz?
C- Avrupa ve Amerika kamuoyunca, aşağıdaki gerçeklerin bilinmesini isteriz: Doğuda barış çoktandır oluşturabilirdi. Padişahlık ve halifelik makamlarından başlayarak, ülkenin büyük küçük bütün kurumları, İngilizler tarafından, milletimizi tutsak kılmak için oyuncak gibi kullanılmıştır. Millî topraklarımız içinde, Fransızların, İtalyanların ve Yunanlıların, varolan bütün kanun esaslarının tersine, oluşturdukları işgaller, hiçbir şeyin mazur gösteremeyeceği, kanlı bir mücadeleye yol açmıştır. Savunma araçlarından tamamen mahrum birtakım şehirlerimiz ve bu arada özellikle aylardan beri kendini kahramanca savunan Ayıntap (Antep) şehri, Fransızların her türlü, hukuk kurallarına ve insanlığa karşıt olarak geceli gündüzlü düzenledikleri top ateşiyle yok edilmiş, birçok kadın ve çocuk öldürülmüş, yok edilmiştir. Bu zulümler ve facia hep Türk kalmak isteyen halkı zorla Fransız mandası altına almak için düzenlenmektedir. İtilâf Devletleri, milletimizi, bütün insan haklarından mahrum bir hayvan sürüsü ve ülkemizi sahipsiz bir açık arazi olarak düşünmektedir. Bu yanlış düşünceler yüzünden her gün artan işkence ve yolsuzluklarını uygulamak için uğraşmaktadırlar. Gerçekte, milletimiz, hayatını ve bütün insanlık hak ve görevlerini bilen ve yurduna tamamen sahip ve hürriyetine ve bağımsızlığına aşk ve sadakatle bağlıdır. Ve ancak varlığını ve kutsal değerlerini korumaktan başka bir şey yapmıyor.
Bağımsızlık ve hürriyet için savaşan milletimiz haklı davalarını, insanlığın vicdanına, sorumluluğuna gönderiyor.