KAHRAMAN ÇAVUŞLAR
GAZİANTEPLİ TAHİR ÇAVUŞ, VULÇETRİNLİ SADIK ÇAVUŞ VE MEHMETOĞLU GARİP ÇAVUŞ
Galiçya Cephesi’nde savaşan 15 nci Kolordunun, kahramanlığı destanlaşmış bir diğer birliği de 19 ncu Tümendir.
57 nci Piyade Alayı, Birinci Dünya Savaşı’nda, Galiçya Cephesi’nde Pototory’nin güneybatısında 397 rakımlı tepe bölgesindeki mevzileri savunmaktaydı.
Sayıca çok üstün Rus kuvvetleri, on saat süren topçu hazırlık ateşinden sonra taarruza geçerek 30 Eylül 1916 tarihinde, 15 nci Alayın mevzilerine girmeyi başarmışlarsa da karşı taarruza geçen Türk birlikleri, Rusları yenilgiye uğratarak geri çekilmek zorunda bırakıp sonra da takibe başlamışlardır.
Tahir Çavuş, takip sırasında Rusların arasında kalmış ve tutsak edilip elinden silahı alınmıştır. Tutsak olmayı Türklük onuruna yakıştıramayan Tahir Çavuş, belinde taşıdığı Macar bıçağıyla kendisini götürmek isteyen Rus erini savaş dışı bırakmış; fakat, süngülendiği hâlde karnından çıkan bağırsaklarını tutarak baygın durumda Türk siperlerine ulaşmayı başarabilmiştir. Ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılan Tahir Çavuş ne yazık ki şehit olmuştur.
Yine aynı alaya bağlı 14 ncü Bölük, aynı gün ve aynı tepede, bir başka mevzide görev yapıyordu. 397 rakımlı tepedeki bölüğe ait bomba atma yeri, Rus siperlerine ancak 30-40 adım kadardı.
30 Eylül 1916 tarihinde 57 nci Piyade Alayının 14 ncü Bölüğünden Sadık Çavuş ve mangası bomba atma yerinde nöbetteydiler. Ruslar sürekli ve çok sayıda bombayı atarak Türk tarafını taciz etmekte ve kayıp verdirmekteydi.
Sadık Çavuş, Rusların taciz etme ve kendilerine sürekli olarak kayıplar verdirmelerine engel olmak için önce Rus siperlerine yoğun biçimde bomba yağdırdıktan sonra mangasıyla birlikte süngü hücumuna girişerek ağır kayıplar verdirdi. On beş kadar da esir alıp Rusları geri atan bu kahraman çavuş, akşama doğru bir başka hücumda şehitlik rütbesine erişti.
Doğu Galiçya’da 397 rakımlı tepeyle 421 rakımlı tepe arasındaki mevzileri savunan 1 nci Tümenin sağ kanadında bulunan 77 nci Piyade Alayı, 421 rakımlı tepenin kuzeyinde bulunmaktaydı.
Anılan Alayın 2 nci Tabur 8 nci Bölüğü, Alay savaş sahası içinde kendine düşen görevi yerine getirmekle meşgulken 30 Eylül 1916 tarihinde Türk tarafının yaptığı hücumda Er Garip, orman içinde nasılsa bölüğünü kaybeder. Bölüğünü ararken Cevattepe’deki Türk siperlerinde kendilerine komuta edecek kimsenin bulunmadığı erlere rastlar ve bunları dört manga hâlinde teşkilatlandırır, kendisini de müfrezeye komutan olarak atar. Üstelik bu müfreze ile Ruslara başarılı bir hücum da yapar.
Bu başarısına ve Türk’ün kendine özgü teşkilatçılık yeteneğine örnek teşkil eden davranışına karşılık ertesi gün çavuşluğa yükseltilen Garip, beş gün sonra yapılan bir hücum sırasında şehitlik mertebesine erişir.