Atatürk ve Sümerbank’ın kurulması
SÜMERBANK KURULMA AMACI VE GÖREVLERİ
Sümerbank her şeyiyle bir Atatürk projesiydi. İşte o projenin hikayesi ..
Atatürk’ün okuduğu dış kaynaklı tarih kitaplarında, Sümer dilinin Türkçe ’ye benzediği, Sümerlerin 6000 yıl önce Asya’dan, Dicle ve Fırat nehirleri arasına gelip yerleştiği yazıyordu. Atatürk Türklerin atası olarak düşündüğü bu uygarlıktan çok etkilenmişti. Sümerbank isminin de bu sempati ve sevgiden kaynaklandığı düşünülmektedir.
Uygarlığın temeli olan tekerleğin icadından, bilinen ilkokullara, çivi yazısını keşfe, ilk kanun kitabının yazılmasına, ilk vergi kanununa ve otuzar günlük aylardan oluşan ilk takvimi yapmaya kadar uygarlık alanında pek çok ilki başaran, tekstil ve el sanatlarında çok gelişen Sümerler, günümüzdeki bankacılığa benzeyen ilk ekonomik kuruluşu da kurmuştur.
Cumhuriyet ilan edildikten sonra ülkenin ekonomik açıdan kalkınması için hızla çalışmalara başlanmıştı. Osmanlı’dan kalan dış açıkların kapatılması için yeni ekonomik atılımların yapılması kaçınılmaz olmuştu. İşte bu hedefler doğrultusunda Atatürk tarafından gerçekleştirilen Sümerbank bu çalışmaların büyük projelerinden biri olmuştur.
1931 yılında 1. sanayi planı yapılarak Sümerbank kurulmasının temeli atılmıştır. Sümerbank’ın temel görevi sanayi planının uygulanması yani sanayi tesislerinin kurulması ve kurulan diğer devlet kuruluşlarına da örnek olmasıdır.
Türkiye savaştan bitkin çıktığı için sanayi kurmaya imkanı bulunmamaktadır; bu nedenle 1932 yılında İsmet İnönü Sovyetler Birliğinden 8,5 milyon liralık kredi almış ve ilk yatırım yapılmıştır.
Sümerbank, tüzel kişiliği ve özel kanununda belirtilen sınırlar içinde muhtariyeti olan, sorumluluğu sermayesiyle sınırlı; sermayesinin tamamı devlete ait, iktisadi alanda ticari esaslara göre faaliyet göstermek üzere, özel hukuka tabi şekilde Sanayi Bakanlığına bağlı, İktisadi Devlet Teşekkülü olarak hayata geçmiştir.
Ekonominin, modern devletin temeli olduğunu ve ekonomik yapı oluşturulamadığı takdirde Cumhuriyetin başarısızlığa uğrayacağını sürekli vurgulayan Atatürk;
Genç Türkiye Cumhuriyeti’nin sanayileşmesini sağlamak, temel sanayi dallarında kurumlar oluşturmak, Türk Ulusunun gereksinimlerini karşılamak, ülkenin her bölgesinde yöre insanına iş, aş ve görgü götürmek üzere “Sanayide Devlet” sloganı ile anılan bir Cumhuriyet kurumu olan “SÜMERBANK”ı 11 Temmuz 1933’de kurmuştur.
Sümerbank kurulduğunda Osmanlı’dan gelen sadece dört fabrikaya sahiptir. Bunlar;
-Bakırköy Pamuklu Dokuma Fabrikası,
-Feshane Yünlü Dokuma Fabrikası,
-Hereke İpekli ve Yünlü Dokuma Fabrikası,
-Beykoz Deri ve Kundura Fabrikası’dır.
Devralınan bu dört fabrikanın ardından, tekstil, deri, boya, kimya, halı, porselen, demir-çelik, selüloz-kağıt ve çimento fabrikaları da Sümerbank tarafından kurulmuş ve kısa süre içerisinde 58 adet büyük ölçekli işletme, 500’ü aşkın mağaza (Yerli Mallar Pazarı), 49 şubeli bankası ile Türkiye’de özel kesimin gerek sermaye, gerekse teknik bilgi ve beceriden yoksun olduğu dönemlerde Devletin tüm yükünü omuzlamış ve Türkiye’de sanayileşmenin öncülüğünü yapmıştır. Türkiye’de ilk arge birimi yine Sümerbank tarafından kurulmuştur. Böylece 1933’den itibaren yapılan yatırımlarla ülkemizde istihdam sorununa da önemli ölçüde çözüm getiren Sümerbank, kuruluşunda sadece toplam 5.000 memur ve işçi istihdam ederken 1990’lı yıllara gelindiğinde, modern işletmelerinde 5.000’e yakın memur ve 36.000’in üzerinde işçi çalıştırır hale gelmiştir. Böylece özelleştirme kapsamına alınıncaya kadar toplam olarak 41.000 kişilik bir işgücüne sahip olmuştur.
Sümerbank, kuruluşundan 2001 yılına kadar; başta Türk Silahlı Kuvvetleri ve Emniyet Genel Müdürlüğü’nün eğitim elbisesi, iç çamaşırı, postal, çadır, paraşüt, çarşaf, battaniye, havlu vb tüm ihtiyaçlarını karşıladığı gibi, Azerbaycan, Ürdün, Arnavutluk, Bosna Hersek vb ülkelerin ordu ve polis teşkilatlarının ihtiyaçlarını da karşılamıştır.
Sümerbank AŞ. tarafından çıkarılan, Murat Koraltürk tarafından yazılan ‘Türkiye Ekonomisinde Bir Öncü: Sümerbank’ kitabına göre; Sümerbank, Devlet Sanayi Ofisi’nden devraldığı Bakırköy, Defterdar, Hereke, Beykoz Deri, Uşak Şeker ve Tosya Çeltik Fabrikaları ve Unkapanı’ndaki değirmenin işletilmesi ile işe başlamıştır.
Hemen bu dönemde sanayiin geliştirmesi için Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı hazırlanmıştır. 1934’de uygulamaya konan Birinci Beş Yıllık Sanayi Planı’nın ana hedef ve stratejisi, ülkenin yerüstü kaynaklarını değerlendirerek ithalata konu olan özellikle şeker, dokuma ve kâğıt başta olmak üzere temel gereksinim maddelerinin yurtiçinde üretilmesi, yerel veya bölgesel, tarımsal üretime ve doğal kaynaklara dayalı sınai üretim birimleri kurmaktı.
Sümerbank’ı tarihi kılan ilk görev 1.planda yer alan projelerin gerçekleştirme görevinin de Sümerbank’a verilmiş olmasıdır. Planda yer alan projeler, ilk bölümde belirtildiği gibi, dokuma, maden, selüloz, seramik ve kimya sanayileri olmak üzere beş sektörde toplanmıştır.
Planda yer alan dokuma, maden, selüloz ve kimya sanayine ilişkin yatırımlar Sümerbank tarafından gerçekleştirilirken, sömikok, Şişecam ve kükürt sanayine ilişkin yatırımlar İş Bankası tarafından yürütülmüştür.
Bu plan kapsamında 1934’de Bakırköy Bez Fabrikası, Keçiborlu Kükürt Fabrikası ve Isparta Gülyağı Fabrikası, 1935’de Kayseri Bez Fabrikası, Paşabahçe Şişe ve Cam Fabrikası ve Zonguldak Antrasit Fabrikası, 1936’da İzmit Kağıt Fabrikası, 1937’de de Ereğli ve Nazilli Bez Fabrikaları işletmeye alınmıştır.
Mustafa Kemal’in Sümerbank Merinos Fabrikası açılışında söylediği gibi “her fabrika milli sevinci artırmaktadır.” Çünkü bu tesisler sadece üretmekle, milli ekonomiyi kalkındırmakla kalmamakta, yöreyi de baştan başa değiştirmekte, yeni bir kimlik kazandırmaktadır.
Sanayileşme hareketimizin, ulusal çıkarlarımız doğrultusunda verimli bir şekilde yürütülmesi, kurulan işletmelere nitelikli eleman yetiştirilmesi, devlet sermayesiyle kurulan bütün işletmelerin etüt ve planlarının hazırlanması ve yönetimi, kurulmuş ve kurulacak endüstriyel işletmelere kredi açmak ve memleketimizde sanayi öncülüğünü yapmak üzere kurulan Sümerbank’la birlikte Türkiye ekonomisinin bu günkü biçimini almasında etkili olan “Karma Ekonomik Model” uygulanmaya başlanmıştır.
Ancak 1980’li yıllarla birlikte liberal ekonominin uygulanmaya başlamasıyla ve dünyada gelişmiş devletlerin yalnızca sağlık, eğitim, adalet ve güvenlik gibi temel hizmetlerde yer alması, diğer alanlardan çekilerek görevini özel sektöre devretmesi düşüncesiyle gelişen özelleştirme sürecinden Türkiye de etkilenmiştir.
28 Mayıs 1986 tarih ve 3291 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüslerinin Özelleştirilmesi Hakkında Kanun çerçevesinde; 11 Eylül 1987 tarih, 12184 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Sümerbank’ın özelleştirilmesine karar verilmiştir.
28 Mayıs 1986 tarih ve 3291 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüslerinin Özelleştirilmesi Hakkında Kanun çerçevesinde; 11 Eylül 1987 tarih, 12184 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile Sümerbank’ın özelleştirilmesine karar verilmiştir.
Özelleştirme sürecinde şirket yeniden yapılandırılarak, bankacılık birimi ayrılmış, sanayi sektöründe faaliyetlerine devam eden bölümü Sümer Holding A.Ş. adını almıştır. Özelleştirme sürecinde Türkiye Yapağı ve Tiftik A.Ş., Erhaz, Sihaz, Tümosan, Turban, Türkiye Zirai Donatım Kurumu gibi pek çok kuruluşu bünyesinde eriten Sümerbank;
TÜPRAŞ, Erdemir, Telekom gibi son dönemde yapılan özelleştirmeler hariç, Türkiye’nin 8 milyar $ civarında olan toplam özelleştirme gelirinin 881 milyon $’lık (yaklaşık % 11’lik) bölümünü kendi bünyesinde yine kendi varlıklarını özelleştirerek yapmıştır.
Uzun süren bir özelleştirme süreci yaşayan ve işletmelerinin tamamı özelleştirilen Sümerbank (Sümer Holding A.Ş.), 2005 yılı sonunda kapatılmayı beklerken, ÖİB’nin kararı ile bundan vazgeçilerek TÜGSAŞ ve SEKA’dan sonra Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş’ye ait 3 şeker fabrikasını bünyesine katmıştır. Böylece işlevi genişleyerek devam edecek olan Sümer Holding A.Ş. Genel Müdürlüğü’ne 27.09.2005 tarihinde Sezai A. ENSARİ atanmış bulunmaktadır. Bugün itibariyle 3 adet Şeker Fabrikası, 1 adet Kağıt İşletmesi ve Limanı, 1 adet Fosfat Tesisi olmak üzere 23 iştiraki ile söz konusu İşletme ve Genel Müdürlüğünde mevcut 432 memur, 881 daimi işçi ve 675 geçici işçi olmak üzere toplam 1988 personeli bulunmaktadır. Kampanya dönemlerinde geçici işçi sayısı değişebilmektedir.