KORKUSUZ TÜRKMENOĞLU
Narman’ın Pitgir Köyü civarında günlerden beri kanlı savaşlar oluyor. Sonbaharın ıslak bir günü. Tarih; 16 Kasım 1914. Gökleri yırtan top ve tüfek sesleri susmuş; toprak barut kokularını sürünmüş, karşılıklı siperlerde yeni bir kavga için gizli gizli hazırlanan yığınlar var.
Harp başlayalı bir ay olmuş. Türk sınırlarına saldıran Rus kuvvetleri Türk birliklerinden birkaç kat üstün durumda. Savaşta direnmenin de bir ölçüsü vardır. Fakat Türk muharipleri bu ölçüyü çoktan aşmışlar. Her çarpışmada kendisinden dört kat fazla sayıdaki Rus kuvvetine karşı koymuşlardı.
Günün hareketsizliği içinde yeni bir keşif. görevi olan Başçavuş Ali, takım arkadaşlarına haber vermeden arazi girintileri arasından ileriye kaymış ve farkına varmadan kendi hatlarından epeyce uzaklaşmıştı. Bir ara çok yakınından fırlayan üç Rus eri, silahını kullanmaya fırsat bırakmadan Ali Çavuş’u yakalamışlardı.
Sınırlarda tüfek patladığı günden beri birçok savaşta, en tehlikeli keşif görevlerini başarmış olan bu kahraman, düştüğü durum karşısında çok üzülmüş ve “Esir yaşamaktansa ölmek yeğdir.” diyerek bir şimşek gibi yanından yürüyen Rus erinin elindeki süngü takılı tüfeği kapmış ve korkunç bir boğuşmadan sonra üçünü de yere sererek hiçbir şey olmamış gibi dört tüfeği de omuzlayıp birliğine geri dönmüştü.
Bu olaydan on beş gün sonra kahraman çavuş, aldığı bir keşif görevi sırasında, yanındaki on atlı ile kendisinden sayıca üstün Rus keşif koluna da saldırmış ve onlara sayısı kadar ölü verdirerek silah ve hayvanlarını alaya getirmişti.
Tüfeği ile attığını vuran, kılıcını bir şimşek gibi kullanan Ali Çavuş, üzerinden koca bir yaz geçen sayısız savaşlarda korkusuzluğu ile nam salmış ve cephe boyunca adını duymayan kalmamıştı.
Fakat bir gün 1 Ekim 1915’de Narman’ın Ekrek Köyü yakınlarında yığılan insan cesetleri, devrilen top arabaları arasında Ali Çavuş’un da göğsünden aldığı yara ile arkadaşlarının kucağına düştüğünü görenler, bu korkusuz Türkmenoğlu’nun arkasından uzun uzun ağlamışlardı.
KÜNYESİ:
19 ncu Süvari Alayında Başçavuş
Türkmenoğullarından Recep oğlu Ali
Yenihan (Yıldızeli) Mumcu Çiftliği köyünden.