Atatürk’ün sevdiği ve sevmediği şeyler
1. “ATA” LAFINI SEVMEZDİ
“Atatürk” hitabını ilk kez dönemin Türk Dil Kurumu Başkanı bir konuşmasında kullanmış, Mustafa Kemal de çok beğenerek soyadı olarak almıştı. Kendisine ” Ata ” diye hitap edilmesinden hiç hoşlanmazdı.
2. EN SEVDİĞİ YEMEK
Manastır Askeri Lisesi yıllarından kalan bir alışkanlıkla hayati boyunca en sevdiği yemek kuru fasulye ve pilav olarak kaldı. Tatlıya düşkün değildi ama cani istediğinde çok sevdiği gül reçelini tercih ederdi.
3. EN BÜYÜK HAYALİ DÜNYA TURUNA ÇIKMAKTI
Ömrü yetseydi bir dünya turuna çıkıp Türk dili ve tarihi üzerindeki çalışmalarını genişletmek en büyük hayaliydi. Yaşamının son sekiz yılını bu konuya ayıran Gazi, konuyu yerinde incelemeye hiçbir zaman vakit bulamadı.
4. BAŞUCU KİTABI “ÇALIKUŞU” YDU
Binlerce kitabi vardı. Ama bunların arasında bir tanesini hayati boyunca hatta cephede bile başucundan ayırmadı. Reşat Nuri Güntekin’in ünlü Çalıkuşu” romanını hep yanında taşır, her gün rasgele bir yerinden açar, birkaç sayfa okurdu.
5. KABUL SALONUNDA Kİ AT YAVRUSU
Atlardan sonra en sevdiği hayvan köpekti. “Fox” adini verdiği köpeği, Gazi`nin yatağının ayak ucunda uyurdu. Hayvanlara düşkünlüğü o dereceydi ki bir gün misafirlerinin de görebilmesi için yeni doğmuş bir tayla annesinin Çankaya Köşkü kabul salonuna getirilmesini bile emretmişti.
6. TAM BİR SALON ADAMI
En sevdiği dans valsti. Müzik zevki çeşitlilik gösteriyordu. Klasik Bati müziği dışında Anadolu ezgilerini de severek dinlerdi.
7. GÖMLEKLERİNİN TÜMÜ BEYAZDI
Gömleklerinin hepsi beyazdı. Bu gömlekler ilk yıllarda İsviçre`de özel olarak dikilirken sonra yerli malı kullanma kampanyasına öncülük edebilmek için Beyoğlu`nda bir terziye diktirilmeye başlanmıştı.
8. DOLABINDA LACİVERT’E YER YOKTU
Takım elbiselerinin tasarımlarını hep kendisi çizerdi. Lacivert takım giymeyi sevmezdi.
9. ÖLÇÜLERİ
Boyu 1.74 idi. Hayatinin son dönemlerine kadar 76 olan kilosu hastalığının ilerlemeye başlamasıyla 46′ya kadar düşmüştü. 43 numara siyah rugan ayakkabı giyerdi.
10. RUMELİ ŞİVESİ
Özenli ve temiz bir Türkçe konuşurdu. Ancak bazı kelimeleri Rumeli şivesiyle telaffuz ederdi.
11. HAZİN BİR HİKAYE
Hayatında bir dönem çok önemli yer tutan Mustafa Kemal`in evlenmesinden sonra hayatına trajik bir şekilde son veren Fikriye Hanim`in mezarının nerede olduğu bilinmiyor.
12. CUMHURBAŞKANLIĞINDAN SIKILIYORDU.
Hayatinin çoğunu geçirdiği savaş cephelerinden sonra Cumhurbaşkanı olarak geçirdiği yıllar ona bir tecrit yaşantısı gibi geliyor, çok sevdiği halkından ve sade bir vatandaş yaşamından uzaklaştığını düşünüyordu.
13. KENDİSİ TIRAŞ OLMAZDI
Sabah kahvaltılarıyla arası hiç hoş değildi. Yataktan kalkar kalkmaz odasındaki divanin üzerine bağdaş kurarak oturur, günün ilk kahvesini sigarasını içerdi. Bir özelliği de kendi kendine tıraş olmamasıydı.
14. DÜZENLİYDİ
Evlerde bile eğri duran eşyaları düzeltmeden rahat edemezdi.
15. HOŞGÖRÜLÜ LİDER
Köylünün birinin gazete kağıdına sardığı tütünü içmeye çalışırken eli yanmış, “Alın bunu kendi içsin” diyerek Atatürk`e küfretmişti. Mahkemeye çıkarılacaktı. Atatürk olayı dinledikten sonra “Onu mahkemeye vereceğinize doğru dürüst sigara içmesini temin edin” dedi.
16. HAYVAN SEVGİSİ
Köpeğinin adı Fox ve atının adı Sakarya idi.
Atatürk’ün En Sevdiği Şarkılar
Yanık Ömer
Kırmızı Gülün Âli Var
Sobalarında Guru da Meşe Yanıyor Efem
Çökertmeden Çıktım da Halilim
Vardar Ovası
Çile Bülbülüm Çile
Mehrali Bey Ağıtı
Fikrimin İnce Gülü
A Benim Mor Çiçeğim
Ata Barı
Mızıka Çalındı Düğün mü Sandın
Köroğlu Solağı
Dağlar Dağlar Alişimin Kaşları Kare
Sarı Zeybek
Havada Bulut Yok
Kışlalar Doldu Bugün
Hoş Gelişler Ola Mustafa Kemal Paşa
ATATÜRK’ün En Sevdiği Yemekler
Öğrencilik yıllarının alışkanlığı: Kuru fasulye
Kurunun yanında en çok tercih ettiği: Pilav
Geceleri acıktığında: Peynirli omlet
Selanik usulü: Ispanaklı börek
Severek yerdi: Etli bamya
En sevdiklerinden: Karnıyarık
Tatlılar arasından: İrmik helvası
Deneyip beğenmiş: Haşlanmış kuşkonmaz
Yemek nasip olmamış: Enginar
Son olarak Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun Atatürk’ün sofrası ile ilgili söylediği sözü paylaşmak isteriz: “Atatürk’ün sofrasından hepimizin ruhunda ve dimağında nice derin, tatlı ve ibret verici anılar, yaşama ve insanlığa dair, nice değerli dersler kalmıştır.”
Atatürk’ün En Sevdiği Mekanlar
İkbal Lokantası
1922’de kurulan ve ilk adı Zümrüt Lokantası olan mekanın hikayesi şöyle: 1934 yılında burada yemek yiyen Atatürk mekanın sahibi Salim Usta’yı yanına çağırmış ve bir öneride bulunmuş. Lokantanın ismini İkbal koyarsa bahtının açık olacağını söylemiş ve Salim Usta da Zümrüt Lokantası’nı İkbal Lokantası olarak değiştirmiş.
Pandeli Restoran
Atatürk kolağası olduğu zamanlarda Pandeli’ye sık sık gelirmiş. Maaşı diğer memurlar gibi kısıtlıymış ve Pandeli bunu hissettiğinde kendi şivesiyle ‘Bırak begimu, aybaşında ödersin.’ dermiş. Mustafa Kemal Atatürk Cumhurbaşkanı olduğunda erkanıyla birlikte tekrar Pandeli’ye gelmiş ve Pandeli hesabı almamak için ‘Bırak begimu, aybaşında ödersin.’ demiş.
Urla Mahfel Restoran
1800’lü yıllarda bir Rum tüccar tarafından yaptırılmış olan Mahfel Konağı Kurtuluş Savaşı’na kadar ev olarak kullanılmış. Sonra ev sahibi ülkeyi terk edince ordu mahfeli olarak kullanılmaya başlanmış. 1920’den sonra Türkiye Cumhuriyeti’ne geçen ev yemek yenilen bir kulüp olarak kullanılmaya başlanmış. 1926 yılında Atatürk, çok beğendiğinden art arda iki kez Mahfel’i ziyaret etmiş.
İskele Restoran
Atatürk’ün Büyükçekmece ziyaretinde yemek yediği ve çay içtiği restorandır. Şu anda orjinal haline dönmesi için çalışmalar yapılmaktadır.
Pembe Köşk
Her yıl milli bayramlarda ziyarete açılan Pembe Köşk, Atatürk’ün yemek yemeyi çok sevdiği yerlerden olmuştur.
Atatürk Orman Çiftliği Merkez Lokantası
Atatürk, Atatürk Orman Çiftliği’nin kuruluşunda zamanının çoğunluğunu çiftlikte geçirmeye başlamış. Atatürk’ün yemek yediği alanın ağaçlandırılması ve yeşillendirilmesiyle dostlarıyla yemek yediği güzel bir mekan haline gelmiş.
Atatürk’ün Sevdiği Kitaplar
REŞAT NURİ GÜNTEKİN – ÇALIKUŞU
GRİGORİY PETROV – BEYAZ ZAMBAKLAR ÜLKESİNDE
JEAN JACQUES ROUSSEAU – TOPLUM SÖZLEŞMESİ
ZİYA GÖKALP – TÜRKÇÜLÜĞÜN ESASLARI